Sizi siz yapan, en sevdiğiniz renk değil, en sevmediğiniz renktir.
İçreğinizi ışıkla doldururken hangi renge tahammülünüz yoksa, dışrağınızın
büründüğü renk de sadece odur. Benliğinize katmayı reddettiğiniz renkten
başkasını gösteremezsiniz kimseye.
İşte tam da bu yüzden, yaşamı tek bir renkle boyayamazsınız: gerçeklik ne
mutlak kırmızı olabilir, ne mutlak sarı, ne mutlak yeşil, ne de mutlak mavi.
Peki, adalet ne renktir?
Adalet için gri görünebilmek gerekir: yani yer yer her renkten ışığa
tahammül edip, muhafazakâr bir siyaha bürünmek; içreği ısıtırken, dışrağı karartmak..
..zaman zamansa mevcudatın toptan reddiyle devrimci bir beyaz içinde tüm
renkleri aynı anda göstermek; içreği soğuturken, dışrağı aydınlatmak.
Gri görünmek için de yeterince düşünebilmek gerekir: yani siyahı ve beyazı
hakkıyla birbiri içinde karıştırmak. Uzun süre birbirine karışmamış bir şekilde
siyah ve beyazı görmüş olanlar, baktıkları her yere taşırlar çünkü daha önce
gördüklerinin zihinlerinde bıraktığı izi. Adalet ise yanılsama yaratacak bir davranış değildir.
Resme bir dakika boyunca baktıktan sonra,
gözünüzü başka bir yere çevirin ve resmin
baktığınız yerde yeniden oluşması için kısa bir süre bekleyin.
Peki, özgürlük ne renktir?
Özgürlük için mor görebilmek (1) gerekir: yani seyrek ile sıkı, soğuk ile
sıcağı,, kısaca zıtların iki ucunu aynı anda algılayıp, tek bir kaynaktan gelen
bir bütün şeklinde kabul etmek.
Mor görmek için de yeterince hayal edebilmek gerekir: yani gerçekliği
hakkıyla kuşatabilmek için zihnin olmayanı uydurmasına izin vermek. Gerçekliğin
dışına odaklanarak hayal edenler, gerçeklik ile
uydurulmuş olan arasında uyumlu bir bağ kuramazlar çünkü. Özgürlük ise
uyumsuzluklarla varılabilecek bir kavrayış değildir.
Gri zeminde mor noktaların sırayla kaybolmasını
gözünüzle takip ettikten sonra,
ortadaki siyah işarete odaklanın ve zihninizde beliren
hareketli bir yeşil noktanın neler yaptığını izleyin.
Aslında adalet olmadan özgürlük, özgürlük olmadan adalet olmaz. Gri
görünmek ve mor görmek ancak birlikte mümkündür. Gerçek ile rüyanın, hakikat ile hayalin tam
ortasında.
Yaşamı mutlak kırmızıya, mutlak sarıya, mutlak yeşile ya da mutlak maviye
boyamaya çalışanlara inatla,
Yaşanan her şeyi siyah ve beyaz diye ikiye ayırmada ısrar edenlere sabırla,
Gözlerine gri gözlükler takanlara veya vücutlarını mora boyayanlara da selamla,
Kızılın ve menekşenin de ötesine taşan bir adalet ve özgürlük umuduyla,
Sevgiyle,,
oNuR :: sU LeKeSi
1) Gökkuşağının bir ucunda bulunan menekşenin (violet) aksine, mor (purple)
fiziksel olarak gerçek bir renk değildir: görünür ışık tayfında mora karşılık
gelen bir dalga boyu yoktur. Kırmızı ve mavi gibi aynı kaynaktan gelen farklı
dalga boylarında ışıkların eşzamanlı algılanmasına karşılık zihnin uydurduğu
bir çözümdür sadece mor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder